LiberterKedi'den de mim gelmişti bir vakit(teşekkürler efendim) Oturup yazmak istemedim bir müddet, konu zor geldi, bilmediğim yerden sormuş:P
Konumuz "Ben kimim?"
"Neler öğrendim?" miminden daha geniş bir konu.
Nerden alıp nereye sürüklesem bilemiyorum...
Zaten insan kendinin %100 ünü bilemezmiş.Ben bildiğim kadarıyla, özet geçerek, aklıma gelen bariz özelliklerimi anlatayım. Sen kafanda istediğin gibi şekillndir...
*Hassasım, duygusalım.
Önem verdiğim şeyler var, kimileri bunların "küçük şeyler" olduğunu söyler ve bir "alıngan" kelimesi içine ittiriverir beni ama öyle değildir durum. Ben o "küçük" şeyi iç dünyamda "büyük" bir yere koymuşumdur. Kırılıveririm böyle durumlarda, ama çoğu zaman kırgınlığım tamir edilebilir düzeyde olur. Bir de çok önem verdiğim kişilere karşı hassas olabilirim, gerçekten küçük şeylere takılabilirim...Duygular dedik; bir çok şeyi duygularımla sorgularım. Bu mantıksız olduğumu göstermez; lakin duygusal bir çıkmazdaysam mantığıma kılıf uydurabilirim.
*Dinlerim, dinlemeyi severim.
Dinlemek benim için çok önemlidir. Karşımdaki iyi bir dinleyici değilse her an gözümden düşebilir. Biri bir şey anlatırken mevz-u bahis ne olursa olsun tüm dikkatimi verip dinlemeye onu anlamaya çalışırım. Ve karşısında susmam, bir anlatılan varsa karşıdaki birkaç cümle de olsa bir şey söylenmesini ister diye düşünürüm.
*İnsanları olduğu gibi sevmeye çalışırım.
Kimsenin doğrusuna dil uzatmam. Benim için önemli olan kişinin özüdür. Yaşantısı, önem verdikleri, ailesi, giyimi, zevkleri... değildir. Ve bir müddet de olsa her insanın içinde olan "iyi" yi görmeye çalışırım. Ama olmuyorsa olmaz işte...
*Uydum akıllı biriyim. Deliyim az.
Sevdiğim biri bana "haydi gidelim" dediğinde yer ve zaman kavramları önemli olmaz. Çıkar giderim. Saçmasapan şeyler yapmış olabilirim(tabii ki bir boyutu var),çocukça şeyler yapmış olabilirim, rezil olmuş olabilirim ama bunlar yaptığım şeyden zevk almış olduğumu değiştirmez, pişman olmaz "bir daha ne zaman yapacağım ki" derim ve mutlu olmaya devam ederim:)
*Dışardan bakıldığında sessiz bir görüntü içersinde olabilirim.
Yeni tanıştığım insanlarla hemen kaynaşabilen biri değilim. Hemen "ben" olamam, adapte olmam gerekir. Hiç konuşmam da değil ama kurduğum cümlelerin içinde olmayı çok beceremem. Dışardan "soğuk" gözüktüğümü söyleyenler oldu, doğrudur deyip başım üzerine koydum. Neyse zaman geçerse biraz çok sesli bir insan olabilirim:P He şunu da belirtelim, yeni tanıştım diye de her konuda sessiz kalamam, konuşmam gerekiyorsa lafımı da sakınmam, sadece gerekli kısımlarda konuşuyorum galiba. Her şeye hemen maydanoz olabilen bir yapım yok.
*Her şeye espri yapabilirim. Bana kusma efektleri yollayabilirsiniz.
"Yeter, nolur sus" diye yakınmalara varacak düzeyde zincirleme espri yapabilme kapasitesine sahibim. Ama her zaman olmaz, geldi mi de durdurulmam mümkün olabilemez:)
*Affedebilirim. Ama soğuyadabilirim.
Bahsi geçen kişi sevdiğim biriyse, kırılırsam, kırdıysam, her ne ise araya vakit girmesini istemem. Suçluysam da suçsuzsam da ilk adımı atabilirim. Ama gerçekten kırılmışsam, yahut onun yaptığı kırgınlık çok abes ise soğuyabilirim, ki bu çok fenadır. Geri getirilmesi zordur, imkansıza varacak düzeydedir. Hiçbir şey eskisi gibi olmaz.
*Rahatım, tembelim.
Çoğu kişinin kafasına taktığı şeyleri takmam, zamanı gelince yapılacağını düşünürüm. Kafaya takılacak şeyler vardır, ki bunlar imkansızı zorlayan şeylerdir, onları takarsın tamam. Ama gerisi de gereksizdir.
*Utangacım, çekingenim bazen.
Kendimi birçok şeyde arka plana alırım, şartlar beni zorlasın, sorun olmaz. Ama bir isteğim olacaksa başkasından, onun en küçük rahatsızlığını dahi düşünürüm. Bir şey isteyeceksem, bin türlü açıklama yaparım kendimin yapamayacağına dair,yahut bende olmadığına dair. Çoğu zaman isteyemem işte. Utanırım falan:) He istenecek bir şey varsa bir ortamda kimse de istemiyorsa, gider isterim, yaparım. O da gariptir.
* Gözlemlerim, çabuk tanırım.
Bu benim elimden gelen bir şey değil. Birçok kavramı unuttuğum halde, yapılan davranışı, söylenen sözü unutmam. Zaman geçince bir kez gördüğüm bir insan hakkında pek çok özelliği sıralayabilirim. Çabuk tanı koyarım ve genelde yanılmam çoğu zaman yanılmak istesem de...Arkadaşlarım "ben nasıl biriyim?" sorularına üzerimde yanıt aramışlardır çoğu zaman...
*Çabuk sinirlenebilirim, sinirlendiğimde kırıp dökebilrim. Sonra pişman olabilirim. Ama iş işten geçmiş olabilir.
Elimden gelen bir şey değil. Sinirliysem yanımdaki kişi bundan nasibini alır çoğu zaman, çünkü ben sinirlenince susarım, o beni uğraştırırsa anlat anlat diye, ona patlarım. Sonra patlama sonrasının yaralarıyla uğraşırım. Pişman olurum. O kişi önemli değilse öyle de bırakabilrim, bazen gamsızım 8-)
*İlgi alanlarını severim. Her şeyi yapmaya çalışırım.
Çok sevdiğim şeyler de vardır ama hayatta zevk alınacak o kadar çok şey var ki her kalıba uygun olmayı severim, birçok şey ilgimi çekebilir ve öğrenmeye istekliyimdir öyle konularda...Sayısalı seçip "Ama edebiyatla hala ilgilenebilirim ki" diyen ve pişman olan biriyim. Şimdi matematikten kaçıp edebiyatla uğraşmak istiyorum, komik.
*Samimiyet önemlidir.
*Tamam eğlenmeyi severim falan ama içimde dipsiz bir kuyu da vardır, hiçbir şey göründüğü gibi olmayadabilir. Çok karamsar olabilirim. Böyle durumlardan beni çıkarabilecek pek az kişi vardır.
*İnançlarım vardır. Bunlarla ön planda olmayı sevmem, fikirlerimi kendime saklarım, fikirlerini orda burda başkalarına kabul ettirmeyi amaç edinen insanlardan hoşlanmam. Fikirlerim açısından dışta bırakılmak, etiketlenmek, kategorize edilmek nefret ettiğim şeylerdir ve kırılma noktamdır. Çok yapılır belli şeylerden dolayı, çok da kırılırım ama ağzımı açıp tek kelime edemem, etsem de fena olur işte...
İnsan özünden çok sapmaz ama bir şeyler yapılabilir işte, istersem değişmeye çalışırım. "Ben böyleyim" deyip oturmam. Hem bazı şeyler bazen çok değişir, bazen kişiye özel değişiklik yapılır, ne bileyim:) Ben böyleyim ama böyle olmayadabilirim. Nasıl anlatayım ki kendimi? Tanımak lazım, vakit geçirmek lazım. Hem ben böyle dedim diye bunları tam olarak yapıyorum demek de değildir... Aralarındaki bazı şeyleri yapmaya çabalarım ama ne kadar yapabildiğim tartışılır. Ama mim olunca, hele de buradaki bir çok kişinin beni tanımadığı düşünülünce "beni böyle bilin..." gibi birkaç cümle sarfedebileceğimi düşündüm.
Unutmadan, hep ruhsal açıdan baktım olaya ama gerisini ben önemsemiyorum, önemsenmesini de istemiyorum. Gerisi bana kalsın; kilomu, boyumu, saç, göz rengimi merak edenlere de selam olsun:)
3 yorum:
Olduğun gibi olman en önemlisidir hayatta bencede. bu açıdan gayet güzel özet ve tanıtıcı olmuş:))
Mimimi kırmayıp cevapladığın için teşekkürler :)
Ne demek benim için zevk idi:)
Teşekkür ederim tekrardan...
Yazınızı okurken, kendi yazdığım cümleleri okuyormuşum gibi hissettim..Bu kadar mı benzerlik olur..:)
Yorum Gönder