3 Mayıs 2009 Pazar

Düş sokağında iki adam

Düş sokağında yaşarlardı...
Renkli cıvıl cıvıl düşlerle...
Ve sakinleydiler o sokağın...
Düşler birikmiş sevgileriydi...
Düş gibi bir akşamın orta yerine düşüvermişlerdi. AnkaMall Sanatolia'ya taşımışlardı sokaklarını...
İki mütevazi insandı onlar.
Biri açıklama yaptı önce...
Dedi:
"Bu evli bir çiftin ayrılıp yeniden bir araya gelmesi gibi...Ama sanılmasın ki evlenecekler yeniden, herkes kendi çizdiği yola devam edecek yine..."
Biz isterdik devamı ama üzülmedik, bir araya gelmek de bir şeydi sonuçta...
Sonra "Ölümler" deyip başladılar masallarına...
Acılar parkı, belki değil mutlak, zindan masalları, veremem sana acımı, aganta burina burinata, kopunca birbirimizden, sen yine seni sev, al beni yar, gayret et güzelim, düş sokağı sakinleri, ayrılık,hüzün kovan kuşu, seni tanımayan yok bu şehirde, hoşça kal... gibi uzayıp giden bir serüvene yol aldık...
Bazen gülümsedik atışmalarına...
Birbirlerine gülümseyişlerine, muzurluk yapmalarına...
İki çocuk oldular sanki...
Zevkle söylediler...
Bazen duygunun doruklarına tırmandılar...
Biri duramadı yerinde enstrumanıyla ayaklandı, çığlıkları, ezilişi büzülüşü...
"Hissetmek" bu olmalıydı, başka değil...
En çok "hoşça kal" dediklerinde bir hoş oldum...O zaman sanki sokaktaymışım gibi geldi ve elim bir veda eşiğindeymiş gibi. Oysa "sen yine seni sev" derken orada öylece duracağımı zannetmiştim. Nedense o şarkıyı yaşatmadılar bize, komik bir şeyler oldu, geçiştirilme gibi...Başkasında değil de onda, nedense...
Sonra bir şey olur ya konserlerde...
Önceden hiç dikkatini çekmeyen bir şarkıyı orada seviverirsin.
"Ne güzelmiş" dersin...
"Zindan masalları" öyle bir şarkı oldu benim için.
Sanki...
Neyse, o şarkıyla bitirelim bu düşü...
Bir mavi türkü kabarırken göğsümde
Vurur dudaklarıma masallar
Tütsülenmiştir artık bölüştüğümüz akşamlar
O mavi türkünün içinde bir kuyu
Dibinde bir adam gizlenir
O saklanır ben gizleyemem
Sızar dudaklarımdan zindan masalları
Bir gün olsun içimde kalsın yüzün
Bu sonsuz kuyular hiç tükenmiyor
Her şey geçer yine de sesin kalır
Bırak yüreğin rehberin olsun
Acılardan ben çoktan vazgeçtim
Nasıl olsa hiç paylaşılmıyor
Küçük bir sevince bile orta karar oldum
Bir yağmurla yıkılıyor duvarlar
Sen yıkarsın ben anlatırım
Sızar dudaklarımdan zindan masalları

Hiç yorum yok: