23 Temmuz 2011 Cumartesi

İyi ki Doğmuş!

Sevgili Ender,

Aslında bu, şu an elinde olması gereken bir mektup sayfasıydı; fakat Metin sayesinde o güç bela edindiğim adresini nereye yazdığımı anımsayamıyorum. Anımsamış olsam bile artık çok geç olduğundandır ki buraya yazmak mecburiyetindeyim. (Blogu çok sevdiğinden mail atmak yerine de burayı tercih ettim.) (Bu arada Ankara'da olduğun yeni aklıma geldi, gülme bana :D ) Bu sefer göndereceğim diye düşündüğüm, dolabımda senin için bekleyen kitaplarını da yollayamıyorum işte. Bir yılı aşkın süredir, alınan bir hediye beklemekte öylece... Kızsan yeridir ama kızmazsın da, bilirim.

Sen aklıma gelince, mesaj atacağım tutunca ya da sabaha karşı mesajlarını alınca, aklımda nasıl bir tablo oluşuyor biliyor musun? (Neden böyle bir tablo oluşuyor bilemiyorum tabii sanırım zihin geçmişe dair bir resim arıyor ve onu "bu kişi işte" diyerekten sunuyor bana) Hani o sizin kantinden çıkmıştık, yağmur çiselemişti, oradan biyoloji bölümüne kadar yürümüştük ya... Tam orası işte. Tüm bu arkadaşlık boyunca yaşanılanların içinden neden o bilmiyorum. Sanırım o gün çok mutluydum. Evet, evet çok mutluydum! Go oynamaya gidişimize bağlayacaksın bunu biliyorum ama... (alakası yok, evet, hıhı)

O gün güzeldi.

Ondan başka günler de öyle...

Olası tren yolculuğumuz da güzel olacak bence. Sonra, Tekirdağ'a gidişimiz. Sonra sen yerleşince benim oraya gelişim de güzel olacak. Ankara'ya diploma için geldiğimde Harry Potter'ı baştan sona izleyişimiz de güzel olacak.(izlemezsek döverim, bekletiyorum bak) Balgat Park'ında çekirdek çitleyişimiz (gerçi benim çekirdekle pek aram yok ama), parktaki -artık beni geliş geçiş bayağı tanıdıklarını düşündüğüm- amcalar hakkında fikir yürütüşlerimiz...

Belki ilerde yaşadığımız yerde bir tiyatro olur, gideriz yine...

Bir yere gitmesek de eğleniriz ama. İşte bunu bilmek güzel.

Bu arada bunun doğum günü mektubu olduğunu düşünüyorsan aldanıyorsun. Shaggy ölmüş, onu diyecektim! (çok fazla gülüyorum şu an :D)

Neyse neyse neyse işte.

İyi ki doğdun!

Mutlu ol hep emi!

:)



Yazan, çizen, düşünen, gezen, karalayan, yazarken gülen, güldükçe mutlu olan kişi, doğum günü çocuğunun arkadaşı:

"aşenaz."

son olarak, "dinle" de beni hatırla :P





.

6 yorum:

zönkiye dedi ki...

o ah'tan bi tane de benden gelsin euhe
çok güzel şarkı bugün benim de aklıma gelmişti.
bu kıza benziyorsan çok taşmışsın euheuh
çok alakasız oldu kusuruma bakma
arkadaşının da doğumgününü kutlarım senin yüzünü güldürdüğü içün :)

Azura dedi ki...

Bu şarkı pek güzel. Ender diyince eski bir arkadaş geldi acaba ne yapıyordur şimdi diye düşünmeden edemedim. Herhalde unutmuştur bile beni. Doğum günleri iyidir kutlayacak birileri olduktan sonra.

a. dedi ki...

@ zönkiye

arkadaşım adına teşekkürler

a. dedi ki...

@azura

Belki de unutmamıştır. Böyle aklıma kim gelse gidip ulaşırım ben. Sen de yap mümkünse, iyi geliyor :)

Azura dedi ki...

Zor, ama uğraşınca olabilir. Emin olmak gerek tabi. Sadece mektup arkadaşımdı ve başka bir şehirdeydi. :)

a. dedi ki...

İsteyince oluyo' diyorlar :)